23 Kasım 2008 Pazar

21 Ekim 2008 Salı

RESİMLERİMİN DİLİ

(resim bendurasss)
(resim bendurasss)

19 Ekim 2008 Pazar

5 Ekim 2008 Pazar

KEMALİYE KARANLIK KANYON





KEMALİYE KARANLIK KANYON
Kemaliyenin Şırzı köprüsünden girişi ve Sandık köyünün altından Taşyolundan
uzayıp gider.Doga sporlarına ve dagcılıga çok elverişlidir.Her yıl Haziran ayında
doga sporları şenliği düznlenir.Yurtdışından da sporcular bu şenliğe katılmakta
olup uluslararası bir boyutta sürdürülmektedir.

ERZİNCAN EKŞİSU RESİMLERİ

kükürtlü su havuzu
tatlı su
bir görüntü
Burda ekşisu ve tatlı su birarada dökülüyor.
ERZİNCAN EKŞİSU MESİRE YERİ RESİMLERİM

Erzincan ekşisu güzel bir mesire yeridir.15 km.uzaklıktadır.Her hftasonu
Erzincanlılar mangallarını,etlerini alır buraya koşarlar.Yeşillikten havası serin
olur.Öyle bir özelliği vardır ki;Tatlı su (içme suyu),maden suyu ve kükürtlü su
birarada bulunur.Agacın kogugundan çıkan ve akan suların bazıları maden suyu,
bazıları tatlı içme suyudur.Kükürtlü su ekzamalara iyigelir.
Az ilerisinde 45 derece sıcaklıkta bir termal su da çıkar ve bazı deri hastalıkla-
rına iyi gelir ve insanlar havuzlarda bu suya girerler.

25 Eylül 2008 Perşembe

SEVDA KOKUSU


(resimler alıntıdır)


resimlerin taç yaprakları
neler anlatır insana
ya kokusu derin çekersin
gözlerini kapayarak içine
mest olursun,dalarsın
derin hülyalara..düşünürsün
neler gelmezki insanın aklına
hayatına geriye dogru
bir sayaç takarsın,
isteyite veremediğin gülleri
düşünürsün bir bir
arkada bıraktıkların ve
bugüne göz kırpmaların
bir bir gelir aklına
geçmişi geleceği harmanlarsın
hayallerinde,anılarında
ama bu gün dünden daha
gerçek dersin birden
uyanırsın birden gittiğin
o güzel hayallerinden.
döner bakarsın kendine
sen nerdesin düşündüklerin
nerede kaldı,ka zaman geçti
küllenen o güzel günlerden.
bu günün belki dünden de güzel
solmasın taç yaprakları güllerin
sevdaların kokusu içinde kalsın
sevdaların koksn buram buram
sevdalarda kalsın kalbin
ne olursa olsun hayat kıdemin
sevgiyi hissediyorsa kalbin
hayatı seviyorsun,yaşıyorsun
ve bir o kadar sevda kokuyorsun
dikkat et yinede sen aşık oluyorsun..
25.09.2008/bendurasss

7 Eylül 2008 Pazar

AŞKIN BÜYÜSÜ

(resim alıntıdır)

Yürek hissettimi sabır edemez
hissettiğini yaşamak ister
sevda bir top kor ateştir
düştüğü yeri yakar geçer
izi kalıcı olur çıkmaz acısı
çekilmez olur biryerde
sızısına dayanılmaz olur
aşk bir başkadır sevgi de
yakar yürekleri hissedildiği
görüldüğü yerde sevincide
vardır acısıda hissedildiğinde
hele aşk yaşanmaya görsün
mutluluk hissedilir uçurur
insanı hayallerine,isteklerine
yaşarsan eger bilirsin
aşkın verdiği gücü,farkı
hissedersin değişirsin birden
göremezsin çevreni,olanı,biteni
derdin aşkın olur,sevmelerde
hissedersin kendini
bitmesini istemezsin bu büyünün
bir büyüdür ki,sensiz olmaz
sen varsan yaşnır sevgiler
aşkın büyüsüdür seni yaşatan
bilirsin,hissedersin anılar istersin
yaşamak istersin sevdanın
bugulu büyüsünü yaşarsın
eğer yaşayamazsan bilki
sevdasız kalır,hayatını karartırsın
yüreğinin hapsinden kurtulamazsın.
07.09.2008/bendurasss

31 Ağustos 2008 Pazar

HAYAL ETTİM

(resim alıntıdır)

burda hayal ettim seninle
yaşamayı burda düşündüm.
seni bu evde sevmeyi
seninle bu evde yaşlanmayı
düşündüm,hayaller kurdum
her gece karanlıkları ben
seninle burada kovalamayı
geceleri sevgi zamanı yapmayı
ben burada hayal ettim
yıdızları saymayı seninle
ben burada istedim
yalnızlıkları ve hayal kırıklıklarını
seninle kaovalamayı bu evde
istedim.çocuklar büyütmeyi
istedim seninle bu evde
işten gelince güler yüzünle bana
kapıları açmanı,boynuma sarılmanı
hoşgeldin aşkım demeni
beni hasretle öpmeni ve o günün
sevgiyle ertesine ilmek atmasını
bu evde hayal ettim sevgilim.
belki,belki birgün olur ne dersin?
31.08.2008/bendurasss

7 Ağustos 2008 Perşembe

SEN OLUYORUM

Ben nerde kaldım hangi mevsimde
sen neredesin ben senin
özlemlerindeyim.
Büyüyorsun bende büyüdükce
göz görmüyor ama gönül
gönül bu seni çok seviyor.
ben nerede kaldım hangi mevsimde
sen ne yapıyorsun şimdi
kalıyorum ben hep seni
bir mailde beklemede
bir selamın gelsede bana
mutluluktur bana senden gelen
ben nerede kaldım hangi mevsimde
sen ne yapıyorsun şimdi
gecenin bu saatinde
seni düşünüyorum şimdi
yürğim seni sevmelerde
geceler karanlık olabilir
hatta ıssız da olabilir
gecelerin en koyu karanlıklarında
sen benimsin bende senin
hissediyorum seni ben yüreğimde
dudaklarımda,bedenimde
ellerin ellerimde gözlerine bakıyorum
söyle seni ben nasılda seviyorum
sen ben oluyorsun,bende sen gecelerde
karanlıkları umursamıyorum
aslında ben senle karanlıklarda
umuda yelken açıyorum
sevdalarıma sana sevdalarıma
bilki sessiz sessiz yol alıyorum
kaçgeceler geçer bilmiyorum
sevdalarım sende beni hangi
kıyıya atacak inanki bilmiyorum
bildiğim şey,her gece ben sen oluyorum
sevdalanıyorum gecelerde
gündüzlerde aşık oluyorum
08.08.08/benduras

4 Ağustos 2008 Pazartesi

BİLEMEDİK

(resim resimland'tan alıntıdır)


kuşlar bile sevmesini biliyor
bir sen,birde ben
sevmesini bilemedik
sevgi kapımıza geldi
sadaka vermeden gönderdik.
Aşk birkere kapımızı çaldı
kapılar yüzüne kapandı
kuşlar bile sevmesini biliyor
biz niye bilemedik
kalbimizi biz niye kilitledik
pas mı tutmuştu kapıları
kalbimizi açmasını bilemedik
sevgiyi misafir bile edemedik
Aşk sırtını döndü bize gitti..
kuşlar bile sevmesini biliyor
birtek biz bilemedik...
04.08.08/bendurasss

31 Temmuz 2008 Perşembe

GİTME

(resim alıntıdır)

Sen yoksan eğer neyin kıymeti
olabilirki bende,neyin?
Sen yoksan eğer kelimelerin
Dizelerin kıymeti yok.
Sen yoksan eğer şiirler
Neyi anlatacak hangi sevgiyi
Hangi aşkı anlatacak ki?
Sen yoksan eğer içimdeki
Sevgiye olaqn özlemlerim
Söyle nasıl nasıl coşacak ki?
Hangi sözün içi dolacak ki?
Yüreğim nasıl kabaracak
Nasıl hissedecegim?
Gecelerin ay ışıgı karanlıgı
Bana seni nasıl anlatacak ki?
Yıldızlarla parça parça olup
Gelecekmisin bana,geleceknisin?
Geceler zifiri karanlık olacak
Yüreğim hep hazanda kalacak
Duygularım parça parça olacak
Elim kalem de tutamayacak
Şiirler konu hangi sevda olacak?
Ah!Nazlı yar,ne varki naz yapacak
Bu garip hazanda kalacak
Hep aşkın baharını görmeden
Sonbaharında kalacak
Gitme desem gitmezmisin?
Gel desem gelirmisin?
Aşkta gurur olmaz,sevgide de..
Seven başıbuyruk olmaz
İstediğinde çekip gidemez
Sevdiğini yüzüstü bırakamaz
Ne kadar deli essede rüzgar
Sevdalar gönülden çıkamaz
Sevildi mi birkere adı yar olur
Yar yarinden ayrılırsa birkere
Adı hasret olur,keder olur
Sevmek sert esen deli rüzgar değil
Ilık bir serinliktir yüreğe
Vuslat için yürekte yerleşiktir.
31.07.08/bendurasss

EMİRGAN KORUSU GEZİSİ (2)

ÇİKEKLER
SEAMİK LALELER
HAVUZ
SARI KÖŞK DEN GÖRÜNTÜ
TORTUL KAYALAR


GEZ DÜNYAYI GÖR KONYA YI DERLER...
BENDE DİYORUM Kİ GEZ DÜNYAYI
GÖR TÜRKİYEYİ,BENİM ÜLKEMİ..
İLLADA İSTANBUL U....
GÜZELDİR MEMLEKETİM,GÜZEL..
İNSANIYLA, BAYRAGIYLA
KÜLTÜRÜYLE,TARİHTEKİ ŞANIYLA..
Fotograflar ; bendurasss

29 Temmuz 2008 Salı

SEVGİ

(Resim alıntıdır)



sende gördüğüm bu mutluluk mu?
mutluluk sevgide güzellik
gönülde rahatlıktır
sevdiğine inanmaktır
inanarak yol almaktır
yol çetin de olsa zor da olsa
sevgiye baş koymaktır
yokuşları usanmadan aşmaktır
üzülmemektir sevgi
üzmemektir seveni sevgi
her güzelliği koklamak
kötülükleri atmaktır sevgi
düşündüğün ne ise senin
karşındakinin düşüncesinide
anlamaktır sevgi
nedenere niçinlere içten
bakıştır dile getirmemektir
hak vermektir,anlamaktır sevgi
yorum yaparak kırmamaktır
düşündüğünün tersinin olailecegini
bilmektir,anlamaktır sevgi
sevgi hep güzellikleri koklamaktır
sevgiliye sevgi yaşatmaktır
aşkı bulunca da aşkta kalmaktır
kalbi temizlemek,ruhu arıtmaktır
aşkın ve sevginin tadına varmaktır
mutluluklarda kalmaktır sevgi...
29.07.08/bendurasss

27 Temmuz 2008 Pazar

EMİRGAN KORUSU GEZİSİ

SERAMİK LALELER
SERAMİK LALELER
EKİLİ ÇİÇEKLER
SARI KÖŞK
EMİRGAN KORUSUNDAN BOGAZ KÖPRÜSÜ'NÜN GÖRÜNÜŞÜ

HERŞEYİYLE BİR BAŞKA GÜZEL BENİM

MEMLEKETİM.ÜLKEMİ SEVİYORUM....

(FOTOĞRAFLAR BENDURASSS)

25 Temmuz 2008 Cuma

SÖYLE

(resm internetten)





dalgaların kıyıyı öptüğü yerde
çakıltaşlarını sevgiyle kucakadıgını
alıp kendi yatagına çektiğini
görüyorum köpük köpük
nagmeler fısıldıyor şarkılar söylüyor
deniz geldiği yere geri dönüyor
benim yüreğim gibi bir kabarıp
birden bire sakinleşiyor
bakıyorum dalıyorum denize
kendimi görüyorum yüreğimi...
düşünüyorum işte burda seni
bana benziyor gel gitler
bazen kabarıyor yüreğim
söylenmeyen sözlerine hasret
iki kelimede bir sevgiye özet
duymak istiyor,kulak kabartıyor
ama duyamıyor,beklemede kalıyor
hep bekliyor senin sevgilerine hasret
biliyor sevgindeki derinliği
ama yinede senden duymak istiyor
seni seviyorum demeni bekliyor
güneş kaç defa dogacak
ay karanlıgı geceler kaç defa gelecek
yıldızlarda seni kaçdefa soracak
bu yürek seni ne zaman ?
söyle ne zaman yitik zamanlarından
bulup gün yüzüne çıkaracak ?
cesaretin yokmu söylemeye ?
gelipte ''seviyorum seni'' demeye ?
zaman bizden gidiyor bilesin
beklemelerimde acılar büyüyor
sancılar çekiyor yüregim
Kaç geceyi sensiz sabah edeceğim
kaç gecede senle hayallerde kalacagım
bildiğim sevdamızı senden
ne zaman duyacagım
cesaretin yok mu aşka
sevdalarda umutsuz mu kaldın
sevda dolu yüreğimle burdayım
beklemelerde nasıl avunayım
gecelerin yalnızlıklarında
yıldızlara seni nasıl sorayım
ay bakarmı ki artık yüzüme
ben sensiz sabahlara
nasıl? söyle nasıl çıkayım?
26.07.08 /bendurasss

23 Temmuz 2008 Çarşamba

OLSANDA OLMASANDA

(resim alıntıdır)





Neredsin niye gelmiyorsun artık

ben sana alışkınım

tebessümlerim sana,gülüşüm

heyecanlarım,duygularım da

sana.sevgilerimde sendin

kalemim seninle yazıyordu

sana duyuyordu ,hissediyordu

kelebekleri senin için görüyordu

gözlerim,o köye seninle gidecektik

hayallerim sana,hissettiklerimde

gecelerde büyüyen yalnızlıklarım

güneşin kavurdugu çöl sıcakları

susuz kalan dudaklarımda

suyu sende gördüm

ben burada sensizliğe kaldım

neden?neden?anlamadım

dayanamam yokluguna

lanet ederim yazmadıgın zamana

karanlık gecelere dayanamam

yıldızlarda seni bulamam

ay ışıgında yüzünü göremem

acılarda bırakma beni

yokluklarda kalmak istemiyorum

hissediyorsam nedir günahım?

korkuyormusun sevmekten?

sevipte uzata kalmak mı acı

acı içinde sevgidir ilacı

ne sen yokluga dayanırsın

nede ben sensiz yalnızlıga

yalnız kalmak istemiyorum

seni yanımda hissetmek istiyorum

sen olmasan da ben buyum

seviyorsam seviyorum

olsanda seviyorum olmasanda.

gelsende seviyorum gelmesende..

ben bu sevgiden mutluyum..

23.07.08/benduras





21 Temmuz 2008 Pazartesi

YORUMSUZ

(resim alıntıdır)

Yorum gerektirir mi?Karar sizin.Aşk bu ....

Ne yaptıracagı belli olmaz.Ya göklere çıkarır.

Yada tepetaklak yerlere çakıverir.

Aşkta şans kapıyı kaç kere çalar ki ?



HAYATTAN CANLI ÖRNEKLER


Neden küstü hayata acaba?Yaşama alanını biz mi kirlettik?
Bu bir insan! Karşısındaki hayvanda kendisi gibi bir canlı.Onunda yaşama hakkı var değilmi?
Bu da bir insan.Onun yaşama hakkı oldugunun bilincinde...
Bu irili ufaklı balıklar niye hayata küsmüş acaba?
Yaşadıkları suyu biz mi kirlettik? Suyu hoyratca
kullandık ta onları yaşatacak su kalmadı mı?

(resimler alıntıdır)

16 Temmuz 2008 Çarşamba

SEVİMİZE GİDELİM

Bu köye gidelim diyorum
Asfaltı yok,yolu yok
Derdi yok,gamı,tasası yok
Kıskandırıyor insanı değilmi?
Yüreklerde baharı yaşatıyor
Bak yeşilinin her rengi var
Arkamızda kalsın sızılı ve

Biber acılı hatıralarımızı
Sen orda bırak bende burda
Elbiselerimizi alalım
Kağıt kalemimizi de yanımıza
Yazalım acı tatlı ne varsa
Sonra bir dua edelim içimizden
Fırlatalım gitsinler ta uzaklara
Tut elimi,yüreğinin sıcaklıgıyla
Yolumuz uzun yürüyelim
Gidelim köyümüzün evine
İki sitil,bir mitil yeter bana
Sen yanımda olunca
Basit olsun hayatımız
Ama kocaman olsun sevdamız
Yüzüne doya doya bakayım
Gezbebeklerinin içinde yaşayayım
Kalbinin hücrelerinde ben
Tutsak olayım sevdalarıma
Yüzümü üzüne süreyim
Islak dudaklarından su içeyim
Hasretine çatlayan dudaklarıma
Merhem olsun,şifa bulsun.
Kavruk kalmıştır yüregim
Sensizlige yıllar var ki hasret
Aradım durdum yıllarca seni
Bu güneymiş kader,kısmet
Boş kalan çerçevede adın yazılıymış
Üç vakde kadar demişti falcı kadın
Biliyormusun biraz mısralarımda kaldın
Hayat bu ya! neresine takılı kaldın?
Bırak gidelim,hepsi geride kalsın
Birazdan güneş dogacak, sabah olacak,
Yüregimde sen,yüreğinde ben varken
Bizi bizden içerde kim bulacak?
Çöl sıcaklarındaki kaktüs te duran
Şebnem ona nasıl hayat verir bilirsin
Yürğimizdeki sevginin sıcaklıgı işte
Kaktüse hayat veren o güzel şebnem
Zamana yenik düşmesin sevdam
Ben daha ne kadar avunacağım
Seni buldumya asla bırakmıyacagım..
16.07.08/bendurasss







(resimler alıntıdır)

13 Temmuz 2008 Pazar

AŞIĞINIM

(resim alıntıdır)

seni sevdiğimi biliyorsun
sevgimi anlatmak için sana
ne diyebilirim ki!bende sen
benden daha büyük duruyorsun
gecelerin karanlıgındasen
yüreğimde büyüyorsun
ay senden küçük duruyor
yıldızlar sa çok sönük görünüyor
ay ışıgı senin gözlerinden sönük
sabahın tan vaktindeki güneşin
yeni bir güne gelişinden daha
dahaa büyük duruyorsun.
Sana seni sevdiğimi söylememi
istiyorsun biliyorum
gözlerinden,bakışlarından seni
ben kitap gibi okuyorum biliyorsun
ben seni çok seviyorum
evrene sıgmayacak kadar çok...
aşıgım sana,bu da yetmez anlatmaya
bak ne diyeceğim sana dinle beni;
TAPIYORUM SANA BE GÜZELİM!!
13.07.08 /bendurasss

12 Temmuz 2008 Cumartesi

BİTME AYAGA KALK

(resim bendurasss)



karanlıkların ta derinlerine batmışım
gecelerin matemi ve hüznü içime çökmüş
bir yalnızlıklardayım ki sorma gitsin
adım yok olmuş,bednim yerle bir olmuş
bir kahır içimde ki hayata küsmüş
hüzün ve boşluklar bedenimde göl göl
öbek öbek büyümüşde büyümüş
ben beni anlayamıyorum,tanıyamıyorum
hayatın kahrını bu bedende taşıyamıyorum
içimdeki fırtınaları kendime anlatamıyorum
kopuyormuyum kendimden,uzaklaşıyormuyum
hayatımın ritmini kaybettim,yakalayamıyorum
sert esiyor fırtınalar bende,yregimde
yaprak yaprak sonbahar rüzgarlarına
kapılıp döküldüğümü hissediyorum
yaşlı agaç gibi gölgem bile kaybolmuş
oturup sahilde sonsuzluga bakarak halime
aglamalımıyım için için,gözyaşlarımla
denizi kabartmalımıyım,yoksa agır adımlarla
denizin derinliklerine dogru yol mu almalıyım
sirenler çalmalı,üstümü gazetelerle
örtmeli mi insanlar,bir mechulün vedası mı
desin insanlar,yazık olmuş mu desinler...
hayır yaaa! hayırrr! sakarya gibi sürünme
kalk ayaga,topla kendini,düşme biçareliğe
her gecenin bir sabahı vardır derler ya
sende gör ışıgı,topla bedenini yerden
yapıştır kırılan yüregini,düş önüme
gidiyoruz buralardan giy ayakkabılarını
koy mendilini cebine,hatta at denize
seni yıkanlara inat,bitirenlere inat
başladıgı gibi biten sevdalara inat etmelisin
onları paramparça bırakıp sen gitmelisin
sen seçilmemelisin,sen sevdaları seçmelisin
yüregine dolu dolu girecek sevdalıyı,
seni hazana degil,bahara taşıyacak sevda
belki sana senden yakında biryerdedir
aç gözlerini,görmeye çalış göremediklerini
bir mum ışıgı kadarda olsa, gözlerinin feri
bundan güneş ışıgı yarat,belki burda vuslat
kurumuş agaç dallarından bahar yarat
açmayan çiçeklerden goncalar çıkart
aşk tarlasının solmayan çiçeklerini bul
ellerini aç gök maviliklerine dogru
yaşıyorum,hayattayım aşka yol alıyorum
bitik aşkları geride bırakıyorum
de kendine,al sevgilerin,aşkların ışıgını
büyüt yüreğinde küçük bir çocuk gibi
hayatın bam teline vur gitsin
unutulanlardan olma sakın
tomurcuk, tomurcuk kalsın yüregin
aşklara yelken aç,sevgilerde kalsın yüreğin
ikizini bulursa yüregin,demir at limana
kal öylece aşkın baharında,birdaha ayrılma..
12.07.08 bendurasss

11 Temmuz 2008 Cuma



bilmem kaç bahar geçecek

kaç kış gececek donacagım

Kaç yaz geçecek yanacagım

kaç sonbaharda sarı yapraklar

gibi sararıp solacagım

Sonbahar rüzgarlarında

sert esen rüzgarlara kapılıp

savrulup yok olacagım

sen yine olmayacaksın

sensizligi sende yaşayacagım

adını yüreğime söyleyip

Gözyaşlarımla yazacagım.

12.07.08 bendurasss

10 Temmuz 2008 Perşembe

DAYAN YÜREĞİM

(resim alıntıdır)


geceler yarı ölüm zamanıdır insanın

ıssızdır geceler,yalnızlık kokar

başbaşa kalırsın kendinle

dinlersin kendini,iyisiyle,kötüsüyle

bir mahkeme kurarsın kendine

hüküm verirsin adalet terazisiyle

mahkum edersin kendini

yıldızların yalancı ışıgına

tutsak olursun demir parmaklıklarda

düşüncelerine sevdalarına,yaptıklarına

yapamadıklarınada tutsak olursun

hele sevdaların varsa eğer yaşanmamış

batarsın bogazına kadar karanlıklara

yok olursun,sevginin yaşanmamışlıklarında

ohhh çekersin derinden,kimse duymaz seni

şerefine kaldır kadehini,gecenin karanlıgına

kapat gözlerini düşün sevdin sevmedi

gelecekti sana gelmedi,özlemleri sana verdi

yalnızlıkları,bitiklikleri,kederi,kahırlanmayı

sana verdi de yine gelmedi,bekledin bekledin...

hayallerinde bile sana gülümsemedi

bir kadeh daha kaldır,çek derinden

ölürmüyüm bu kederle ben deme,sen

zaten yarı ölüsün gecenin mateminden

bir sevda ki o uzak sen uzaklardasın

belki hayallerle avunacaksın çok zaman

hiç gelmeyecek hiç senin olmayacak

ama buda bişeydir be sevmeseydin

bazı sevdaların hayali bile cihana bedeldir

bazı sevdalarda kavuşmak yoktur

öyle kurulmuştur kurgusu,biliyordun

bak bir kadeh daha bir kadeh daha

dayan yüregim dayan bu yalnızlıga

sevdalarımdaki bu yokluga dayan..

her gecenin bir sabahı vardır derler

belki biryerden güneş ters dogar

10.07.08 bendurasss

5 Temmuz 2008 Cumartesi

ÖZGÜRLÜK HEYKELİ'NİN TARİHÇESİ

(fotograf alıntıdır)

Özgürlük Heykeli, NewYork'a dikilmeden önce, niçin ve nereye dikilmek üzere kimler tarafından yaptırılmış ve parasını kim ödemişti…

Heykel, Özgürlüğün değil Asya'nın ışığını taşıyacaktı…
Osmanlı İmparatorluğu'nun toprağı olan Mısır'ı Kavalalı Mehmed Paşa'nın soyundan gelen "Hidiv" ünvanlı valiler yönetiyordu.( 19.yy) İçişlerinde bağımsız olan Mısır valileri, sadece yabancı ülkelerle imzaladıkları anlaşmalarla mali protokollerini Osmanlı Padişahı'na onaylatmakla yükümlüydüler. Mısır valilerinden gelen istekler Padişahlar tarafından her zaman onaylanırdı.

Mısır Valisi Said Paşa'nın, Fransız mühendis Fredinand de Lesseps'e hazırlattığı ve Akdeniz ile Kızıldeniz'i birbirine bağlayacak olan Süveyş Kanalı projesi onaylanmak üzere Osmanlı hükümdarına sunulmuştu (1854). Projenin arkasında Fransa'nın olması İngiltere'yi rahatsız etti.Akdeniz ve Hindistan'daki egemenliğini sona erdirebilecek olan böyle bir hazırlığa karşı çıkıyordu vezamanın hükümdarı Sultan Abdülaziz'i, projeyi reddetmesi için baskı altında tutuyordu.

Said Paşa,İstanbul'un onayını beklemeyerek 30 Kasım 1854 tarihinde Fransız mühendise projenin hayata geçirilmesi için gerekli şirketin hisse senetleri satılınca İngiltere, Sulatn Abdülaziz'e daha da fazla baskı yapmaya başladı ve hükümdar, Mısır Paşası'nın projesini 12 yıl onaylamadı.

Projeye başlanmıştı ancak padişahın onayı gelmemişti. Said Paşa 1863 yılında ölünce yeni vali olarak İsmail Paşa geldi. İsmail Paşa,Fransızları n değil İngilizlerin taraftarıydı. İktidarının ilk yıllarında projeye önem vermedi. Daha sonraki yıllarda Süveyş kanalı Projesinin Mısır'da hayati değişiklik getireceğini anlayarak işe dört elle sarıldı. Kazılar neredeyse tamamlanmak üzereydi ama Sulta Abdülaziz'in proje onayı hala yoktu. Devreye giren Fransız hükümeti, Sultan Abdülaziz'e İngilizlerden daha fazla baskı yapmaya başladı. Sultan Abdülaziz, 19 Mart 1866'da yayınladığı fermanla Kanal' a izin verirken kanal Şirketi ile Said veİsmail Paşalar arasında varılan anlaşmaları onayladı. Üstelik Mısır'ın kanal inşaatı için yağtığı dış borçları da devlet garantisine aldı ve kendisi de kanal Şirketi'nin hisselerine oldukça yüksek mablağ yatırdı.

Heykel, Asya'nın "Işığı" olacaktı…
Said Paşa ile kanalın mühendisi olan Fredinand de Lesseps arasında yapılan anlaşmanın ilginç bir maddesi vardı: Anlaşmaya göre; Kanal'ın Akdeniz'e açıldığı yere dev bir heykel dikilecekti. Heykel, firavunlarzamanı nın giysilerini giyen bir kadın şeklinde olacak ve "Asya'nın ışığının Mısır'dan geldiğini" sembolize eden bir meşale tutacaktı.
Dev heykeli yapması için Fransa'nın tanınmış heykeltraşları ndan Frederic Auguste Bartholdi'yle anlaştılar ve sanatçıya bir hayli avans ödendi. Sultan Abdülaziz, tarafından verilen paradan heykelin masraflarının büyük bölümü ödenmişti. Bartholdi işe başladı. Dikileceği yerde monte edilecek şekilde parçalar halinde hazırlanan heykel birkaç sene sonra tamamlanmış, kanalın Akdeniz'e açıldığı yerde yerleştririlebilecek hale getirilmiş ve Marsilya'dan bir gemi ile Mısır'a nakledilmesinin hazırlıklarına girişilmişti bile. Ama Said Paşa'dan sonra vali olan İsmail Paşa, Müslüman bir memlekette böylesine büyük heykelin dikilmesinin halka arasında hoşnutsuzluk yaratacağını düşündü ve mühendis Ferdinand de Lesseps'e, heykelin Mısır'a getirilmemesi talimatı verdi. Mühendisin Paşa'yı ikna çabaları sonuç vermedi. Süveyş Kanalı, dünyanın dört bir tarafından gelen davetlilerin katıldığı büyük ama heykelsiz törenle açıldı.(1869 Kasım)
Barthold'un eseri, Paris'te bir depoya konularak tozlanmaya terk edildi.

Asya'nın Işığı, Amerika yollarında…

O yıllarda dünyanın bir başka tarafında, Fransa ile Amerika Birleşik Devletleri arasında yakınlaşma başlamış, taraflar birbirlerine jest üstüne jest yapıyorlardı.

Paris'ta kurulan Fransız-Amerikan dostluk grubunun lideri olan Edouard Rene Lefebvre Laboulaye,Fransı z Hükümeti'niAmerika- Fransa dostluğunu her zaman hatırlatacak bir hediye gönderilmesi konusunda ikna etti. Hediyenin devasa bir keykel olması kararlaştırıldı. Heykel bir elinde hukuku simgeleyen bir kitap tutacak, diğer elinde de "dünyayı aydınlatan özgürlüğün sembolü" olan bir meşale taşıyacaktı.

Sipariş gene aynı heykeltraşa, Frederic Auguste Bartholdi'ye verildi. Bartholdi'nin eseeri zaten hazırdı, senelerden beri bir depoda beklemekteydi. Asya'nın Işığı'nı simgelemek için yapılan ve parasının büyük bir bölümünü Sultan Abdülaziz'in ödediği, Mısır Valisi İsmail Paşa'nın kabul etmediği heykeldi bu. Heykeltraşın, hazır olan heykelin elleriyle kollarında ve yüzünde bazı değişiklikler yapması yeterli olacaktı. Bartholdi, heykeli Paris'e kendi adıyla anılan bir kule dikmiş olan Gustave Eiffel ile beraberce çalışarak tamamladı ve 1884 Haziran'ın da eserini Fransız hükümetine teslim etti. Öte yandan, Amerikalılar heykelin New York'un hemen girişinde bulunan ufak adalardan birine yerleştirilmesine karar vermişlerdi ve 350 parçadan oluşan heykel "İsere" adındaki bir Fransız gemisiyle 4 Kasım 1885 günü New York'a ulaştı.

Amerikalılar, Fransa'nın hediyesi olan heykelin kaidesinin yapımı için bir bağış kampanyası başlatmış, ilk bağışı Macar göçmeni New York'ta "World" adında bir gazete çıkartan Joseph Pulitzer yapmış ve kaide için 100 bin dolar vermişti. Macar göçmeni gazeteci, daha sonra gazetecilikte dünyanın en büyük ödülü sayılan "Pulitzer"in de isim babası olacaktı.

"Asya'nın Işığı" isim değiştirmiş "Özgürlük Heykeli" olarak, New York şehrinde, inşa edildiği 1886 yılından bu yana Amerika'nın simgesi ve gözlem kulaesi olmuştu. Yapım masraflarının büyük bölümünü Osmanlı'nın ödediği heykel, dünyada en çok tanınan ikonlardan biridir.

Heykelin daha küçük boyutlarda bir kopyası Paris'tedir ve Atlantik Okyanusu'na bakar. Dünyanın başka çeşitli yerlerinde (Osaka, Priştina, Pekin, Nevada, South Dakota, Bordeux …) küçük kopyaları bulunmaktadır.



(Bu yazı alıntıdır)

HARİKA RESİMLER--İnternetten




DOĞA NE KADAR HARİKA.BİRDE BİZ İNSANLAR BU HARİKA DOĞA-
YI KULLANMASINI BİLSEK!!!
AKLIMIZA GELEBİLECEK HERTÜRÜ GÜZELLİKLERİ,YİYECEKLERİ
NİMETLERİ BİZE KARŞILIK BEKLEMEDEN SUNAN TABİAT VE DOĞANIN
BİZDEN TEK BEKLEDİĞİ NEDİR ACABA ? HİÇ DÜŞÜNDÜK MÜ ?

K İ R L E T M E M E K . . .